Dünya yüreğine Leyla’ların cesaretini nakşedenlerle özgürleşecek…
Dünyaya başkaldıran kadınlar alanlarda buluşuyor…
Bir 8 Mart dünya emekçi kadınlar gününü, devrimci öncü bir kadının tutuşturduğu direniş meşalesiyle karşılıyoruz.
1857’da ABD‘nin New York kentinde bir dokuma fabrikasında çok ağır çalışma koşulları, çok uzun iş günleri ve buna karşın çok düşük ücretlerle çalışan kadın işçiler bu koşular karşısında grev örgütlerler. Koşulların her geçen gün daha da dayanılmaz hale gelmesi, kadın işçilerin artık tahammül sınırını zorlamaya başlamıştı. Greve çıkma kararı alan kadınların, talepleri: “Daha iyi koşullarda çalışmak, 10 saatlik iş günü, eşit işe, eşit ücret…” O gün ki iş saatleri 65 saate varan haftalık çalışma süreleri bazen 75 saate çıkıyordu, haftalık ortalama ücreti ise 5 Dolar’dı.
O gün grev direnişini başlatan kadın işçiler, 1857’nin 8 Mart günü fabrikada meydana gelen yangında, üzerlerine fabrikanın kapılarının kilitlenmesi nedeniyle çıkan yangında 129 kadın hayatını kaybetti.
8 Mart 1857’de New York’ta tekstil işçisi kadınlar, kadınların günlük 16 saatlik çalışma saatleri, düşük ücret ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto için tutuşturdukları meşale o günden bugüne kadınların özgür yaşam mücadelesinde yaşıyor.
Dünyayı kadınlar özgürleştirecek şairini hayata geçiren öncü kadınların tutuşturduğu bu meşaleyi büyütmek, 8 Mart’ta medyanalar da özgürlüğün ve adaletin sloganını haykırmanın günüdür.
Bugün Rojava Kadın Devriminin yarattığı coşku ve heyecanla daha da güçlenerek dünyanın her yanında kadınlar eşitsizliğe, haksızlığa, adaletsizliğe, milliyetçiliğe, ırkçılığa, sömürüye ve her türlü şiddete karşı öfkelerini daha güçlü sokaklara taşıyor. Gerici erkek egemenliğine ve onun erkek egemen sisteme karşı, her türlü kırıma ve kadın cinayetlerine karşı ‘biz de varız ve vardık var olacağız, dünya bizimle özgürleşecek’ diyerek başkaldırı, direniş ve mücadeleyi yükseltiyor.
Dinci faşist devletin toplum üzerinde uyguladığı baskı ve tecrit karşısında tecritti kıracağız, faşizmi yıkacağız şiarıyla meydanları zapt edelim.
Hergün kadın cinayetlerinin yaşandığı, faşizmin toplumu kadın üzerinde teslim almaya çalıştığı bu süreçte yine mücadelenin öncülüğünü kadınlar yapmakta.
Tecride karşı, Kadın cinayetlerine karşı, Ayrımcılık ve erkek egemen anlayışa karşı, İşsizlik ve iş cinayetlerine karşı, Yokluk ve yoksulluğa karşı, Faşizme karşı…
Gün, Leyla Güvenle başlayan ve dünyaya yayılan açlık grevleri ve direnişi büyütme günü. Bugün zindanlarda binlerce tutsak açlık grevlerinde, bugün, faşist sistem tüm toplumu teslim alma peşinde…
8 Mart’ta mücadeleye, alanlara, Leyla’nın tutuşturduğu meşaleyle faşist sistemi tutuşturamaya…
Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü
Jin Jiyan Azadi
Dünya Kadınlarla Özgürleşecek