O bir devrimciydi, bir devrimci gibi yaşadı, bir devrimci gibi savaştı ve sonsuzluk yolculuğuna bir devrimci gibi çıktı…
Bir devrimden daha önemli bir şey yoktur. İnsanlığın diyalektik gerçeği budur. Emperyalizme karşı sadece sosyalizm durmaktadır. Devrim için savaşmayana komünist denmez…
Sosyalizmin başarısızlığından bahsediyorlar, peki kapitalizmin Afrika, Asya ve Latin Amerika’da ki basarisi nedir’’, diye soruyor ve ekliyordu‚’’bir devrimden daha önemli bir şey yoktur, insanlığın diyalektik gerçeği budur. Emperyalizme karşı sadece sosyalizmde durmaktır…
Bir katilin, bir hırsızın başbakan olduğu bir cumhuriyette, dürüst kişilerin yerinin ya mezar ya cezaevi olduğunu anlayabilmek zor bir şey olmasa gerek…
Ben bir Marksist Leninist’im ve yaşamımın son anına kadar da böyle kalacağım” (Fidel Castro)
Fidel Castro, sadece Küba halkı için değil, Küba halkının lideri değil, tüm dünya ezilenlerin yoldaşı ve önderiydi. Çünkü o yaşamı boyunca tüm insanlık için mücadele etti, savaştı ve yaşamıyla, pratiğiyle, sözleriyle tüm devrimcilere esin kaynağı ve önder oldu. Küba devrimi ve Küba devrim lideri Fidel Castro‚’’ben Marksist-Leninist ve sonuna kadarda böyle kalacağım’’ demişti. O, konuştuğu gibi yaşadı, yasadığı gibi konuştu. Bundan sonrada Fidel emperyalizme, kapitalizme ve faşizme karşı ezilenlerin bayrağı olmaya devam edecek…
O sadece fizikken aramızdan ayrıldın ama hep bizimle. Onlar nasıl emperyalizme diz çöktürdüyse, onların korkulu rüyası olduysa, söz veriyoruz bunu emperyalizme ve onun işbirlikçilerine kat kat yaşatacağız…
