Sinan Ateş suikastı kontrgerilla içinde 2019 yerel seçimlerinin ardından Sedat Peker’in tasfiyesi ile devreye giren yeni ağı ve muhalefete karşı kullanılabilecek sokak gücünü anlayabilmek açısından da önem arz ediyor
Hacettepe Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü’nde görev yapan Ülkü Ocakları önceki dönem genel başkanı Doç. Dr. Sinan Ateş, 30 Aralık’ta Ankara Çukurambar’da uğradığı silahlı saldırıda öldürüldü. Ateş ve arkadaşı Selman Bozkurt, Çankaya Kızılırmak Mahallesi’nde bir binadan çıkarken motosikletli iki kişi ateş açarak Bozkurt’u omzundan, Ateş’i de başından yaraladı. Ateş kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.
Çukurambar, MHP Genel Merkezi’ne 3 km uzaklıkta bulunuyor. Ankara’nın en işlek yerlerinden birisi olan ve iktidar çevrelerinin buluşma noktası olarak bilinen Çukurambar’da adım başı kamera, mobese bulunuyor. Buna rağmen gösterilen güvenlik zafiyeti soru işaretlerini arttırıyor.
İddialara göre MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından potansiyel bir tehdit olarak görüldüğü için 2020’de Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı’ndan ayrılan Sinan Ateş, yine de MHP’den ayrılmamıştı. Ancak Ateş, MHP’deki kongre sürecinde Meral Akşener’den yana tavır alan Mahmut Korkmaz ve İbrahim Sungur ile çektirdiği fotoğrafı, silahlı saldırıya uğramadan bir gün önce “Ülkücüyüm demenin zor olduğu günlerde ülkücülük davası uğruna mücadele veren davamızın ak saçlılarıyla” notuyla paylaşmıştı.
Sinan Ateş’in öldürülmesinin ardından ne MHP’nin resmi hesaplarından ne de Ülkü Ocakları’ndan herhangi bir taziye ya da başsağlığı mesajı yayımlandı.
Suikastın olduğu günden beri susan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 3 Ocak’ta grup toplantısında da aynı tavrını sürdürdü. Bahçeli’nin MHP’yi eleştirenleri örtük biçimde yanıtlayan savunmacı bir dil kullanması, “Üç hilali yargılatmayacağız” çıkışı dikkat çekti.
Sinan Ateş suikastı kontrgerilla içinde 2019 sonunda Sedat Peker’in tasfiyesi ile devreye giren yeni ağı ve kullanılabilecek sokak gücünü anlayabilmek açısından da önem arz ediyor.
Mart 2022’de Mersin’de yaşananlar
Konuyu yakından takip edenler Sinan Ateş suikastine giden MHP içi çatışmanın önemli bir aşaması olarak Mart 2022’de Mersin’de yaşanan çatışmaya işaret ediyor.
15 Mart 2022 tarihinde Mersin’de, Sinan Ateş’in ekibinden olduğu bilinen Mersin eski Ülkü Ocakları Başkanı Çağrı Ünel, Toroslar ilçesindeki bir bankamatikten para çekerken dört kişinin saldırısına uğradı. Ünel, kendisini darp etmeye çalışan 4 kişiye karşı ruhsatsız silahını çekerek ateşledi ve Adana Ülkü Ocakları üyesi olduğu ortaya çıkan Emrullah Kaplan’ı öldürdü.
Emrullah Kaplan’ın öldürülmesinin ardından Türkiye’de bulunan bütün Ülkü Ocakları’nda Kur’an-ı Kerim okutularak Kaplan’a sahip çıkıldı. Ancak savcılığın olayla ilgili iddianamesinde ne MHP ismine ne de Ülkü Ocakları’na yer verildi. Olay basit bir asayiş olayı görülerek Çağrı Ünel’in tutuklanmasıyla kapatıldı. Olayın ardından Mersin Ülkü Ocakları Başkanlığı, Çağrı Ünel için “FETÖ’cü bir hainin Mersin’deki tetikçisi” ifadelerini kullandı.
Mersin Ülkü Ocakları’nın açıklamasında “FETÖ’cü hain” olarak tanımlanan kişi ise 2019-2020 arasında Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı yapan ve Devlet Bahçeli’nin talimatıyla görevden alınan Sinan Ateş.
Çukurambar suikasti sonrasında açığa çıkanlar
Sinan Ateş suikastı ile ilgili 4 Ocak tarihi itibariyle 17 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Gözaltına alınan isimler ve bağlantıları incelendiğinde Sinan Ateş’in suikastının MHP içi bir infaz olduğu netlik kazanıyor.
Suikastin ardından motosikleti kullanan Vedat Balkaya ve tetiği çektiği öne sürülen Ertan Özyağcı ile saldırının planlamasında rol aldığı belirtilen Doğukan Çep’in isimleri ön plana çıktı. Balkaya gözaltına alınırken, Özyağcı ve Çep hala yakalanamadı.
Doğukan Çep ismi burada ayrı bir yere işaret ediyor. Doğukan Çep, Gezi Direnişi’ni izleyen aylarda Maltepe Gülsuyu’nda uyuşturucu çeteleri tarafından öldürülen Hasan Ferit Gedik’in katillerinden biri. Ağırlaştırılmış müebbet cezası “iyi halden” 25 yıla indirilmiş ancak yakalanmamıştı. Çep’in çetesinden tutuklananlar Erdoğan’a mektup yazarak “Afrin’de savaşmaya hazırız” demişti.
Öte yandan soruşturma kapsamında aralarında iki özel harekât polisinin bulunduğu 10 kişi tutuklandı. Şüpheli Mustafa Uzunlar ifadesinde, tetikçiyi İstanbul’dan Ankara’ya getirenlerin özel harekat polisi olduğunu söyledi.
“MHP içi infaz” tespitini güçlendiren bir diğer gelişme gazeteci Alican Uludağ’ın ortaya çıkardığı bir bilgi. Uludağ’ın aktardığına göre Sinan Ateş suikastının şüphelisi Ülkü Ocakları eski yöneticisi Tolgahan Demirbaş’ın MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz’un evinde gözaltına alındığı fakat ifadesi alınmadan savcılık kararıyla serbest bırakıldığı ortaya çıktı. Sinan Ateş ile husumetli olduğu bilenen MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz’un ise Ateş suikastından 4 gün önce İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu ziyaret ettiği ortaya çıktı.
Sinan Ateş suikastinde MHP bağlantısı bununla da sınırlı kalmıyor. Soruşturma kapsamında MHP İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi Ufuk Köktürk gözaltına alındı. Köktürk’ün evinde 1 adet tabanca ve bu silaha ait 2 adet şarjör ve 23 adet fişek ele geçirildi. Ufuk Köktürk ile Doğukan Çep’in ise yakın arkadaş oldukları öğrenildi. Sosyal medya hesabından birbirini öven bu isimlerin cezaevinde çekilmiş fotoğrafları da ortaya çıktı. Köktürk’e yöneltilen suçlama ise eşinin hesabından tetikçilerin hesabına üçer kez 97.000 bin TL aktarılması.
Sinan Ateş cinayetiyle ilgili önemli bir açıklamada Suç örgütü liderliğinden hapis yatan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin talimatıyla serbest bırakılan Kürşad Yılmaz’dan geldi. Yılmaz, Adana Ülkü Ocakları’na bağlı Emrullah Kaplan’ın öldürülmesini atıf yaparak “Ülkücü katili ülkücü olamaz. Türk Silahlı kuvvetlerinde general bir zamanlar ülkü ocaklarında genel başkan olsalar da bu kurumlara sızmış FETÖ ajanlarıdır ancak” dedi.
Sinan Ateş’in cenazesi ve suikaste yönelik açıklamalar
Sinan Ateş’in cenazesi Bursa’nın Osmangazi ilçesinde düzenlendi. Ateş, kalabalık bir grup tarafından “Dişe diş, kana kan intikam” ve “Bozkurtlar burada, çakallar nerede” sloganlarıyla defnedildi. Sinan Ateş’in öldürülmesinden defnedilmesine kadar MHP ve Ülkü Ocakları’ndan herhangi bir açıklama gelmedi.
Sinan Ateş’in suikast sonucu öldürülmesinin ardından iktidar tarafından da muhalefet tarafından da kayda değer bir çıkış gelmedi. Kemal Kılıçdaroğlu’nun ardından Meral Akşener de Ateş’in ailesinin çağrılarını gerekçe göstererek cinayeti kimin gerçekleştirdiği tartışmalarına ilişkin sessiz kalacaklarını açıkladı. Ateş’in eşinin mesajını aktaran Akşener, “Katil arayışlarının kimseye faydası yok” dedi.
Semih Yalçın: “Susturmasını biliriz…”
MHP’nin Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Levent Gültekin, Selçuk Özdağ gibi isimleri hedef göstererek darp ettiren Semih Yalçın, Sinan Ateş’in ismini geçirmeden MHP’yi hedef gösterenlere yönelik “MHP camiası; kirli tezgâhlara düşmeyecek, çirkin oyunlara gelmeyecektir… Yeri ve zamanı geldiğinde konuşur; desise, entrika ve fitne erbabını susturmasını biliriz” açıklamasını yaptı.
Mersin Ülkü Ocakları, Sinan Ateş’in yine ismini geçirmeyerek konuyla ilgili bir açıklama yapıp, MHP’nin sessizliğini eleştirenleri “algı operasyonu” yapmakla suçlayarak, “Sayın Devlet Bahçeli bir konu hakkında yorum yapmıyorsa bir bildiği vardır ve tarih onu daima haklı çıkarmıştır” dedi.
Sinan Ateş’in ailesi yaptığı açıklama ile cinayetin “siyaset malzemesi yapılmamasını” istedi.
Suikast ile ilgili en çok açıklama yapması beklenen Süleyman Soylu, soruşturmanın geldiği bu aşamada sessizliğini bozarak “Sosyal medya dedikoduları ve tezviratlarla adım atmak bir soruşturmayı selamete getirmez. Herkesle ilgili söylenen sosyal medya tezviratları var. Buradan bir siyaset üretmek ve tüketmeye çalışmak bir soruşturmayı selamete getirmez” dedi.
AKP Sözcüsü Ömer Çelik ise pazartesi günü cinayetle ilgili açıklamasında “Ölüm üzerinden siyaset yapmaya kalkanlar var, ahlaki değil” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise 4 Ocak günü akşam saatlerinde sosyal medya hesabından yaptığı videolu açıklamada, Bahçeli’nin talebiyle serbest kalan faşist mafya Kürşat Yılmaz’a Sinan Ateş hakkında “FETÖ’cü” yorumu yaptırılmasını hedef alarak “Siz haddinizi çok aştınız. Biz Kuvayi Milliyeci gelenekten gelen yüz yıllık bir hareketiz. Size mi yedireceğiz bu Cumhuriyeti. Aklınızı başınıza toplayın, bu memleket sahipsiz değil” dedi.
Sağ içi çözülmeyi şiddetle durdurmaya çalışmak
Daha önce solu hedef alan kitle katliamlarında, suikastlerde ve bombalı saldırılarda kullanılan MHP, AKP ile fiili iktidar ortağı olduğu son dönemde sağ içi çözülme eğilimlerine karşı gözdağı veren saldırılarla da dikkat çekiyor. Bu saldırıların iktidarın büyük kayıp yaşadığı 2019 yerel seçimlerinin ardından tetiklendiği dikkat çekerken, pandemi sonrası üniversitelerin açılması ile solcu üniversiteliler de Ülkü Ocakları’ndan gelen faşistlerin saldırılarına hedef olduğu görülüyor.
Son dönemde Ülkü Ocakları’nın yer aldığı ‘sağ içi şiddet’ eylemleri:
10 Mayıs 2019’da Yeniçağ yazarı Yavuz Selim Demirağ evinin önünde altı kişinin saldırısına uğradı. Saldırganlar 888 gün sonra 15 Ekim 2021’de hakim karşısına çıktı. Mahkemede sanıkları 22 avukat savundu. Saldırganlar “bize selektör yaptı” dedi ama Demirağ araç kullanmıyordu.
25 Mayıs 2019 Gazeteci Sabahattin Önkibar Ankara’da evinin önünde saldırıya uğradı. Dört kişi gözaltına alındı. Ancak serbest kaldılar. Önkibar 20 Mayıs’ta katıldığı televizyon programında Bahçeli’yi yolsuzluğa destek oluyor diye eleştirmişti.
20 Kasım 2019 Gazeteci Ahmet Takan “Bahçeli Aralık ayı sonunda genel başkanlığı ve aktif siyaseti bırakacak” diye yazdığı için MHP Genel Sekreteri İsmet Ataman tarafından hedef gösterildi evinin önünde saldırıya uğradı. Sadece bir saldırgan yargılandı ve 2 bin lira ceza aldı.
28 Aralık 2019 Gazeteci Murat İde Bahçeli’yi eleştiren yazısından üç gün sonra İstanbul’da evinin önünde saldırıya uğradı. Altı saldırgan yakalandı ama serbest bırakıldı. İde’yi de MHP Genel Sekreteri Büyükataman hedef göstermişti.
14 Ocak 2021 KRT Televizyonunda program yapan Avukat Afşin Hatipoğlu evinin önünde maskeli saldırganlar tarafından saldırıya uğradı. Saldırganlar “Yazdıklarına dikkat et” diye bağırdı.
15 Ocak 2021 Devlet Bahçeli’ye sert eleştiriler getiren Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ evinin önünde beş kişinin saldırısına uğradı ve yaralandı. Saldırganlardan ikisi 19 Ocak’ta, üçü 28 Ocak’ta yakalanarak tutuklandı.
15 Ocak 2021 Yeniçağ yazarı Orhan Uğurluoğlu da yine evinin önünde saldırıya uğradı. Uğurluoğlu’na saldıran dört kişi yakalandı ama serbest bırakıldı. Uğurluoğlu ifadesinde saldırganların, “MHP’den geliyoruz. MHP’yi eleştirme. Ülkücüler bunun hesabını sorar” dediğini söylemişti.
25 Mart 2020’de yine Yeniçağ’da Bahçeli’yi eleştiren İsrafil Kumbasar da semt pazarında altı yedi kişinin saldırısına uğradı.
8 Mart 2021’de MHP’li Semih Yalçın tarafından hedef gösterilen gazeteci Levent Gültekin saldırıya uğradı.
Bu saldırıların dördü ise Sinan Ateş’in Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı yaptığı döneme denk geliyor.
5 Ocak 2023
Kaynak; Sendika org
