Bölgemizde kıyasıya süren emperyalist savaş ve bu savaşta faşist TC devletinin izlediği yayılmacı ve işgalci çizgisi giderek derinleşiyor. AKP-Erdoğan faşizmi bölgesel gelişmelerin de etkisiyle savaşı yükseltirken, iç ve dış politikalarında iflas ettikçe muhalif kesimlere saldırıyor.
Kürt düşmanlığı temelinde yükselttiği savaşını Devrimciler, Demokratlar, Yurtseverler, Akademisyenler, Gazeteciler, Gençler, Kadınlar, Aleviler, farklı inanç kesimleri ve toplumun tüm ezilenleri faşizmin operasyonlarıyla tutuklanarak tasfiye edilmeye çalışılıyor.
AKP-Erdoğan faşizmine biat etmeyen ve teslim olmayan devrimci yayınlar, gazeteler, televizyon kanalları kapatılıyor.
İşte! Şimdi de milletvekilleri tutuklandı!
Sandıkla elde edemediği belediyeleri, milletvekilliklerini OHAL’le gasp ederek elde etmeye çalışıyor.
Şimdi sıra kimde? Sıramızı bekleyecek değiliz. Faşist diktatörlük karşısında direnmek ve savaşmak zorundayız.
Faşizm karşısında karamsarlığa yer yok, yılgınlığa yer yok, korkaklığa yer yok, pasifliğe yer yok. Bedel ödemek var, düşman karşısında irade göstermek var, savaşmak var, taarruz etmek var.
AKP-Saray çetesinin ve bu faşist düzenin hiç bir meşruluğu yoktur. Tamamen gayri meşrudur. Hiçbir kurum ve kuruluşlarına müsama gösterilmemelidir.
Mahkemeleri, valileri, kayyumları, polisleri, askerleri, kaymakamları, savcıları, hakimleri, parti binaları, dernekleri ve onları temsil eden tüm kurumları gayri meşrudur. Hedef almak, tekçi neo-osmanlıcı faşist siyasetine müsaade etmemek ve yaşam hakkı tanımamak meşru ve tüm ilerici demokrat-laik ve devrimcilerin görevidir.
Bugün AKP saray faşist diktatörlüğü kendisinden olmayan herkese teslimiyeti dayatırken, bu teslimiyeti reddetmek, faşizmi hak ettiği çöplüğe göndermek temel insani görevimizdir. Bu sadırılar karşısında susmak, sessiz kalmak tarafsız gözükmek, bu faşist güruha destek olmaktır.
Şimdi mücadeleyi yükseltme, yaşamın her alanını faşist TC ve onun temsilcisi AKP diktatörlüğüne dar etme zamanı. Şimdi görev insan olmanın, insan kalmanın onurunu taşımak, gereğini yerine getirme zamanı.
Şimdi her türlü araç ve yöntemle mücadeleyi yükseltme ve haykırma zamanı:
Boyun eğmedik, eğmeyeceğiz..
Susmadık, susmayacağız..
Özgür Kürdistan, demokratik Türkiye için faşizme karşı birlik ve direnişle zafere..
Devrimci Cephe
4 Kasım 2016