Kadınlardan İstanbul Sözleşmesi eylemi: Karar yok hükmündedir

İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlükten kalkmasına karşı kadınlar sokakları kuşattı. Bugüne dek tüm haklarını büyük mücadeleler sonucu elde edilen kadınlar “Bu kararı tanımıyoruz. Mücadelemiz sürecek. Bize biçilen rolleri, görevleri, kalıpları, eşitsizliği, şiddeti, adımıza karar verenleri reddediyoruz. Sokağa dökülüyoruz. Haklarımız bizim, hayat bizim, İstanbul Sözleşmesi bizim. Hayatlarımıza birlikte sahip çekiyoruz” vurgusu yaptılar.

İstanbul Sözleşmesi kadınların güçlenmesini ve ekonomik bağımsızlıklarını kazanmasını önceliyor. İstanbul Sözleşmesi tüm şiddet mağduru kadın, çocuk, LGBTİ+’lara kalacak yer temini, kadın destek hizmetlerinin sağlanması vb. birçok destek sağlıyor. Sözleşme, ikincil mağduriyetlerin yaşanmamasını teminat altına alıyor, ısrarlı takibe karşı koruma sağlamayı güvence ediyor. Ülkede en çok başvurulan arabuluculuk, uzlaşma gibi çözüm yollarını yasaklıyor. Yaşam hakkı dediğimiz tam da bu. Birçok kadın koruma altındayken, uzaklaştırma kararı varken, failden şikâyetçiyken öldürülüyor. İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı birçok kız kardeşimiz bugün aramızda olacaktı. Bu ülkede İstanbul Sözleşmesi uygulanmadığı için kadınlar katledildi ve katledilmeye devam ediyor. Yaşam hakkımızı savunmak için İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz.

Erdoğan’ın 20 Mart’ta gece yarısı kararnamesiyle İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını açıklamıştı. Kararı protesto eden kadınlar, Türkiye 1 Temmuz’da itibariyle Sözleşme’ den resmen çekilmiş olduğu için “1 Temmuz’da isyan var” diyerek onlarca kentte sokağa çıktılar.

Türkiye, 2011 yılında imzaladığı ve 10 Şubat 2012’de Bakanlar Kurulu Kararı ile onaylanan “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi”nden resmi olarak çekildi. Her saniye onlarca kadının şiddet gördüğü, ortalama her gün 1 kadının erkek şiddeti sonucu yaşamını yitirdiği bir ortamda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasına karşı kadınlar sokağa çıktı.

Türkiye’nin birçok alanında ayni taleple sokaklara çıkan kadınlar İstanbul Sözleşmesin iptaline karsi tepkilerini ortaya koydular.

İstanbul’daki protestoların merkezi Taksim İstiklal Caddesi oldu. Genci yaşlısı toplumun farklı kesimlerinden kadınlar tek slogan altında birleşti: Kararı tanımıyoruz, geri alamazsınız.

Saat 18’den itibaren rengarenk giysileri ellerinde pankartlarıyla Tünel’de buluştu. “İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz. Bizim için bitmedi” yazılı pankartın ardından Taksim Meydanı’na doğru yürüyüşe geçti.

Yüzlerce kadının bir araya geldiği Taksim’de, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “‘Asla yalnız yürümeyeceksin”, “‘Bu daha başlangıç, mücadeleye devam”, “Kadın cinayetleri politiktir”, “‘Kadınlar birlikte güçlü”, “Karar yok hükmündedir”, “Yaşasın kadın dayanışması” sloganları atıldı.

İZMİR

İzmir’de Polis kadınların önüne barikat kurdu. İzmir’de “İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz” demek için bir araya gelen kadınlara polis müdahale etti. Polis eylemi engellemek üzere kadınlara biber gazı sıktı.  Polis barikatına tepki gösteren kadınlar “Kadınlara değil, katillere barikat” sloganları attı. Polis engellemesine rağmen İstanbul sözleşmesi eylemi Alsancak ara sokaklarda sürdü.

İzmir Barosu Kadın Hakları Komisyonu ve baroya bağlı avukatlar ise Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden resmi olarak çıkmasına karşı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Binası Güney kapısında bir araya geldi. Erkek avukatların da desteklediği açıklamada, “İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmiyoruz” yazılı pankart açılırken sık sık “Erkek adalet değil gerçek adalet”, “Asla yalnız yürümeyeceksin” ve “Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz” sloganları atıldı.

ANKARA

Kadın Savunması İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlükten kaldırılmasına ilişkin Tunalı Hilmi Caddesi’nde “Hayatı Durduruyoruz” pankartı açarak yolu trafiğe kapattı.

Burada konuşan Kadın Savunma üyesi Buse Üçer, “Bu sözleşmeden bizleri çıkarmak isteyen bizlerin hayatlarına mal olmak isteyen AKP iktidarının karşısında diyoruz ki, hayatı durduruyoruz. Trafik akmayacak, bizlerin hayatlarına nasıl kast ediliyorsa biz bu hayatı durduruyoruz, trafik akmasın. Bu sözleşme Aleyna Çakır’ın sözleşmesidir, bu sözleşme, katledilen Nadira’nın sözleşmesidir.  AKP iktidarı elini kolunu sallayarak bu sözleşmeden geri çekilmez. Öyle tek adamın kararıyla sözleşmeden çekilmiyoruz. Kadınlar olarak bu sözleşmeyi uygulatmaya devam edeceğiz. Bizlere hayatı dar edenlere sesleniyoruz; elimiz yakanızda yaşamın bütün güzelliklerini istiyoruz” dedi.

AMED

İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlükten kaldırılmasına karşı Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi Diyarbakır Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya Baro Başkanı, Yönetim kurulu üyeleri ve baro avukatları katılırken, “İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz, İstanbul Sözleşmesi yaşatır” pankartı taşındı.

Avukatlar adına açıklamayı Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi temsilcisi Çiğdem Sevimli okudu. Sevimli, sözleşmenin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile tek taraflı olarak 20 Mart tarihinde feshedildiği duyurusunu hatırlattı. Haksız çekilme kararının 23 Mart 2021 tarihinde Avrupa Konseyi’ne bildirildiğini kaydeden Sevimli, kararın 1 Temmuz’da yani bugün resmiyet kazandığını ifade etti.

Sevimli sözleşmeden çekilmenin Türkiye’nin kadına yönelik şiddetle mücadele alanındaki yükümlülüklerinden vazgeçmesi anlamına geldiğini belirtti. İstanbul Sözleşmesi’nin iç hukukta uygulaması olan 6284 Sayılı Kanun’un temelinin yıkmak olduğuna dikkat çeken Sevimli, “Bu koşullar altında kadınları şiddetten koruyan yasalar ve mekanizmalar risk altında olacaktır. İstanbul Sözleşmesi, kadınların ve kadın örgütlerinin ortak mücadelesi sonucu elde ettikleri çok önemli bir kazanımdır. Toplumun yarısına etki eden bu sözleşmeden tek bir kişinin kararı ile çekilmeyi kabul etmiyoruz” diyerek sözleşmeden çekilme işleminin iptali için mücadelelerini kararlılıkla sürdüreceklerini söyledi.

ESKİŞEHİR

Eskişehir’de kadınlar “Güvencemizden vazgeçmiyoruz ve sizlere etkin uygulatacağız” diye haykırdı. Eskişehir Demokratik Kadın Platformu ve Eskişehir Kadın Meclislerinin çağrısıyla Adalar Porsuk Mevkii’nde bir araya gelen kadınlar Ulus Anıtı önüne yürüdü.

Üzerinde ‘İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz’ yazılı mor balonlarla yürüyen kadınlar, İsmet İnönü Caddesi’ni yürüyüş esnasında mor balonlarla süsledi. Yürüyüş boyunca sık sık “Sözleşmeyi değil, cinayeti engelle”, “İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz” sloganları atan kadınlar, Sözleşme’nin kazanımlarından asla vazgeçmeyeceklerini haykırdı.

BATMAN

Batman Barosu Kadın Hakları Merkezi, baro binası önünde açıklama yaptı. Kadın Hakları Merkezi üyesi Gülbahar Demir, sözleşmeden vazgeçmeyeceklerini vurguladı. Demir, Danıştay 10. Dairesi’nin yürütmeyi durdurma talebini reddetmesine rağmen kararın hala kesinleşmediğini belirtti.

Demir, “Sözleşmeden çekilme kararı ile şiddete uğrayan veya öldürülen her kadının sorumluluğu, bu kararı verenlerin üzerindedir” dedi.

MARDİN

Mardin Barosu Kadın Komisyonu, İstanbul Sözleşmesi’nin bugün itibariyle yürürlükten kaldırılmasına karşı açıklama yaptı. Baro avukatlarının katıldığı açıklamada konuşan Avukat Dilan Koç, mücadeleden vazgeçmeyeceklerini dile getirdi.

ANTAKYA

Hatay Kadınlar Birlikte Güçlü’nün çağrısıyla Antakya Parkı’nda bir araya gelen kadınlar isyanlarını haykırdı. Eylemde “İstanbul Sözleşmesi bizim, vazgeçmiyoruz” yazılı pankart açıldı. Yapılan basın açıklamasında “Geçtiğimiz günlerde Reyhanlı’da 73 yaşındaki bir kadına yapılan cinsel saldırı İstanbul Sözleşmesinin uygulanmamasının sonucudur. Bu suçu işleyen tek başına Mustafa Yaşatır değil, sözleşmeden çekilen iktidardır. Şiddetin, kadın katliamının, tecavüz ve tacizlerin artarak sürdüğü, kadına karşı tüm şiddet biçimlerinin sıradanlaştırıldığı, sistematik olarak hedef gösterildiği bir ortamda, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmek, tüm bu suçlara zemin hazırlamak demektir” denildi.

VAN

Van Barosu Kadın Hakları Komisyonu, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına ilişkin Van Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. “İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını tanımıyoruz” pankartının açıldığı açıklamaya Van Barosu Başkanı Zülküf Uçar ve kadın komisyonu üyeleri katılırken, basın metnini Van Kadın Hakları Komisyonu Sekreteri Avukat Şeyma Şen okudu.

Amacı kadına yönelik şiddeti önlemek olan sözleşmeden çekilme kararının anayasaya ve kanuna açıkça aykırı olduğunu belirten Şen, “Bu hukuksuzluk yürütmenin durdurulması talebinin reddi kararı ile Danıştay eliyle de devam ettirilmektedir. Biz kadın hakları savunucuları bu hukuksuzluğu tüm bu süreç boyunca iktidardan gelen engellemelere rağmen onurlu direnişimizle durmaksızın haykırdık. Yapılan hukuksuzluğu tekrar açıklama gereği bile duymuyoruz, bu ancak malumun ilanı olurdu” dedi.

Açıklama, “Korkmuyoruz, susmuyoruz, vazgeçmiyoruz”, “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” ve “Kararı geri al sözleşmeyi uygula” sloganlarıyla son buldu.

MERSİN

Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasını yaptıkları basın toplantısı ile protesto etti. Baroda gerçekleşen açıklamada Mersin Kadın Hakları Merkezi Başkanı Şirin Güner basın metnini okudu.

Cumhurbaşkanı kararıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasının Anayasa ve uluslararası mevzuatlara aykırı olduğunu belirten Güner, İstanbul Sözleşmesi’nin; kadına ve çocuğa yönelik şiddeti engellemek için taraf devletlere, etkili iş birliği içeren politikaların hayata geçirilmesi görevlerini yükleyen bir insan hakları sözleşmesi olduğunu söyledi.

Kadının insan hakları kazanımlarından geriye gidişe neden olacak her türlü düzenlemenin karşısında olacaklarını aktaran Güner, İstanbul Sözleşmesi’nde imzanın çekilmesi işleminin geri alınması için mücadele etmeye devam edeceklerini vurguladı.

TARSUS

Tarsus Kadın Platformu, “İstanbul Sözleşmesi’nde Vazgeçmiyoruz” diyerek Yarenlik Alanında bir araya geldi. Basın açıklamasını okuyan Eğitim Sen Tarsus Şube Başkanı Yasemin Yücel “Bugün de yarın da İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz. Hukuksuz kararınızı tanımıyoruz; Asla itaat etmiyoruz!” dedi.

MALATYA

Malatya Demokratik Kadın Platformu Merkez Postanesi önünde bir araya gelen kadınlar adına açıklamayı Sakine Doğan okudu.  Doğan, “Birileri bugün haklarımızı elimizden alarak, şiddet faillerini sevindirerek, bizi erkek şiddeti karşısında biraz daha korumasız bırakarak kazandıklarını, bizi sindirebileceklerini, susturabileceklerini, hayatlarımızı rehin alabileceklerini sanabilir. Elmalı’da olduğu gibi çocuk istismarını serbest, gökkuşağını, bizim bu sokaklarda yürümemizi suç kılabileceklerini sanabilir. Şirin Ünal, Zaynal Abakarov, Musa Orhan, Rahmi Akman, Tolga Ağar gibilerinin cezasızlığın verdiği pervasızlıkla hayatı biz kadınlara, çocuklara, sonsuza kadar dar edebileceğini sanabilir. Çok yanılıyorlar” dedi.

Doğan şunları kaydetti: “Devletin yaşam haklarını korumakla yükümlü olduğu yurttaşları eşit kabul etmemesi, itaate, ikincil olmaya zorlaması demektir. Bunu asla kabul edemeyiz. İşte bu yüzden bizi cinsel yönelim, cinsiyet kimliği, konuştuğumuz dil, yaşadığımız hayat üzerinden ayrıştırma çabalarının karşısında, birimizin şiddet gördüğü koşulda hiçbirimizin güvende olmadığının bilinciyle, hep birlikteyiz”

DERSİM

Dersim’de de kadınlar Dersim Kadın Platformunun çağrısıyla Seyit Rıza Meydanında bir araya geldi. Dersim Kadın Platformu adına basın metnini okuyan Naciye Turan” Haklarımızdan, hayatlarımızdan ve İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmiyoruz” dedi.

Kadınların sesini, isyanını bastıramayacaksınız diyen Turan, “Tek adam rejiminiz, haklarımızı ve kazanımlarımızı gasledemeyecek. Dersim Kadın Platformu olarak yaşamlarımızdan, haklarımızdan eşit ve özgür yaşam mücadelemizden vazgeçmeyeceğimizi buradan bir kez daha haykırıyoruz. Sözleşmenin resmen yürürlükten kalkacağı bugün tekrar söylüyoruz; ne İstanbul Sözleşmesi gibi kadınlar için yaşamsal önemdeki bir sözleşmenin tarafı olmak ne de sözleşmeden çekilme kararı vermek tek adamın iki dudağının arasından çıkan bir söze bağlı değildir.” şeklinde konuştu.

ELAZIĞ

Elazığ Öğretmenler Evi Meydanı’nda kadınların düzenlediği eyleme siyasi partiler ve sendikalar da katıldı.

Açıklamada, “İstanbul Sözleşmesi, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasını öngören, kadına karşı sokakta ya da evde şiddetin önlenmesini amaçlayan hukuki bir belgedir. Türkiye Cumhuriyeti de sözleşmeyi ilk imzalayan ülke olarak sözleşmenin gereklerini yerine getirmek zorundadır” denildi.

Kadınlar, “Mücadeleyle kazandığımız, artık bütün toplumun kabul ettiği haklarımızın bir tekinden bile vazgeçmeyeceğiz. İstanbul Sözleşmesini nasıl kazandık ise öyle savunmaya devam edeceğiz. İstanbul Sözleşmesi’nden değil önümüzden çekilin!” dedi.

URFA

Urfa Kadın Platformu, İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasına karşı Eğitim Sen Urfa Şube binasında açıklama yaptı. Yaşam evi Kadın Dayanışma Derneği Yöneticisi Selma Köroğlu, verilen kararın yok hükmünde olduğunu belirtti.

HOPA

Artvin Hopa’da kadınlar eski hastane önünde bir araya geldi. Yaklaşık 1,5 kilometre boyunca sloganlarla yürüyüş yapan kadınlar, Hopa Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirerek İstanbul Sözleşmesinin uygulanması için mücadeleye devam edeceklerini belirtti.

MANİSA

Manisa Kadın Platformu, “İstanbul Sözleşmesi’nden Vazgeçmiyoruz” diyerek Manolya Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada kitle adına SES Manisa Şube Eş Başkanı Figen Pehlivan Demirel konuştu.

Demirel, “AKP iktidarı ulusal ve uluslararası alanda yönünü sermayeden, sömürüden ve yana çevirmiştir. Biz iç hukukun işlemediğini, bizleri koruyamayacağını daha 2 gün önce Elmalı davasındaki sonuçla gördük. Artık tek bir kadının, çocuğun, LGBTİ+ bireyin şiddete uğramasına, tacizine, ölümüne tahammülümüz kalmamıştır. Biz hayatlarımızdan, geleceğimizden sizlere inat vazgeçmiyoruz” diyerek mücadele çağrısında bulundu.

DENİZLİ

Denizli’de İstanbul Sözleşmesi’nden Vazgeçmeyen Denizlili Kadınlar, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma kararına tepki göstererek, Çınar Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını Sevil Özdemir okudu. “1 Temmuz’dan sonra da İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması için mücadele etmeye devam edeceğiz” diyen Özdemir, kadınlar olarak kazanılmış haklarının hiçbirinden vazgeçmeyeceklerini söyledi.

1 Haziran 2021

Önceki İçerikSivas Madımak Katliamını Unutmadık Unutturmayacağız!
Sonraki İçerikSivas’ta Madımak anması: Katliamın sorumlusu devlettir