‘Madımak’ta faşizme karşı bir araya gelerek, halklar bahçesini eşit, demokratik ve özgür temelde gerçekleştirmek isteyen Anadolu ve Kürdistan’ın aydınlık taşıyıcılarının özlemleri, bugün Birleşik Devrim Hareketinde somutlaşmaktadır.’
”Tarih 2 Temmuz 1993, Sivas Madımak Otelinde 37 can, halklarımızın aydın, sanatçı ve yazarı, onlarca aydınlık yüzü, halklar hapishanesine dönüştürülmüş ve her gün gözaltında kayıpların, yargısız infazların gerçekleştiği, özel savaşın, köy boşaltmaların, yakmaların 90’lar boyunca hız kesmede devam ettiği, inançların, kimliklerin tümden inkar edildiği, ulusal özgürlük ve bağımsızlık taleplerinin şiddet ve kanla bastırıldığı, özgürlük ve demokrasi talep edenlerin sokak ortasında güpegündüz infaz edildiği, bir katliamın tarihi.
İnançlara, kimliklere, eşitlik, özgürlük demokrasi için bir araya gelerek, halklar hapishanesini, halklar bahçesine dönüştürmek isteyen, asıl olarak Anadolu’nun kadim inancı alevi halk ozanları, şairleri, aydınları ve seküler yaşam savunucuları aydınlara karşı, gerçekleştirilmiş bir
katliam.
60’lı yılların komando kamplarında devşirilmiş Alman-Amerikan patentli Erbakan-Çiller ve SHP koalisyonundan oluşan faşist ittifak, Madımak Otelinde toplanan 37 canımızı tıpkı Dersim de, Çorum’da, Maraş’ta katlettikleri gibi, bu kez de Madımakta yakarak katlettiler.’’
Türk devletinin Kürdistan’da devam eden saldırılarına da dikkat çekilen açıklamada, ‘’bugün katil devlet ve sömürgeci savaş ordusu, Sur’da, Cizre’de, Nusaybin’de Hitler faşizmine rahmet okutacak vahşi katliamlar gerçekleştirmektedir. Bugün ise, hala inançlara, kimliklere ve özgürlük talep edenlere karşı, 90’ların Alman-Amerikan patentli Erbakan- Çiller takipçisi faşist Erdoğan ve AKP kanlı gömleğini giyinerek katliamlarını hız kesmeden devam ettirmekte’’.
Faşist T.C devleti, benzer bir katliamın hazırlığını ve tekrarını gerçekleştirmek için, Alevi yurttaşların yaşam alanlarında, mülteci kampları adı altında Maraş Terolarda inşa etmeye koyulmuştur. 70’lerde Çorum ve Maraş katliamının tertiplendiği komando kaplarının benzerlerini şimdi sığınmacı kampları adı altında, DAİŞ çetelerine tahsis etmekte.
2 Temmuz da Madımak’ta faşizme karşı bir araya gelerek, halklar bahçesini eşit, demokratik ve özgür temelde gerçekleştirmek isteyen Anadolu ve Kürdistan’ın aydınlık taşıyıcılarının özlemleri, bugün halklarımızın mevzisi olan Birleşik Devrim Hareketinde somutlaşmaktadır.
HBDH faşizme karşı, Türkiye ve Kürdistan halklarının, bu coğrafya da yaşayan inançların, kimliklerin, özgür Kürdistan, Bağımsız ve Demokratik Türkiye umudunu ve özlemini taşıyan, bu temelde eşit, demokratik ve özgür bir gelecek için mücadele kararlılığını sürdüren halklarımızın devrimci mevzisidir.
Biz HBDH olarak, Anadolu ve Mezopotamya coğrafyasında yaşayan, bütün kadim inanç ve halklar için açılmış olan bu devrimci mevzide, faşizme karşı, birleşmeye direnişe ve zafere çağırıyoruz.”
Halkların Birleşik Devrimci Hareketi (HBDH) Ortak Komutanlığı