“Boğuluyorum”

İşte yeni dünya düzeni; Covid-19 salgını ve bu salgını bahane ederek emperyalist-kapitalist sistem yaşadığı bunalım karşısında halklara savaş açtı. Aldığı tüm tedbirler, çıkardığı tüm yasalar emekçi halkları sindirme, teslim alma, ekonomik, demokratik haklarını gaspa yöneldi. Bu da yetmiyor dünya genelinde şiddeti artırdı. Her gün bir görüntü yayınlanmaktadır. Sokak ortasında insanlar polisler tarafından linç edilmekte, katledilmekte.

Yeni dönem denen Covid-19 süreci ve bundan sonrasının insanlık için nasıl şekilleneceğinin ip uçlarını fazlasıyla vermektedir. Önümüzdeki süreç hâkim sınıflarla ezilenler arasında sert çatışmaların yaşanacağı ve devlet şiddetinin giderek artacağının göstergesidir. Bununla birlikte ırkçı-faşist eğilimlerin körüklenmesi ve sağ politikaların daha da artacağıdır.

Kürdistan ve Türkiye’nin birçok ilinde Covid-19 tedbirleri bahanesiyle sokağa çıkma yasağı uygulanıp her gün kolluk kuvvetlerinin linçleri yaşanmakta. Mezarlar tahrip edilmekte, kadınalar yönelik şiddet ve tutuklamalar tüm hızıyla devam etmektedir.

Ülkemizde hergün karşılaştığımız polis-bekçi terörü artarak devam etmektedir. Bu süreci halkın sağlığı değil halkları teslim almak için kullanan AKP-MHP faşist ittifakı tüm önlem ve fırsatları bu temelde ele almaktadır. Muhalefeti susturmak, halklarımızı teslim almaktır.

Hindistan da sokakta kimlik sorduğu vatandaşın kendisine kimlik vermeyi reddeden vatandaş polis tarafından dövülerek öldürüldü. Fransa’da sokak gösterileri karşısında polis yoğun şiddet uygulamakta, sopalar yetmemekte ellerinde çekiç taşımaktalar. Kısacası dünyanın her yanında halklar muhaliflere karşı azgın bir terör şiddet uygulanmaktadır.

ABD’nin polisin terörü her gecen gün daha da artmaktadır. Bugüne kadar onlarca siyahiyi sokakta öldüren polis bu katliamlarına yenisini ekledi. ABD’nin Minnesota eyaletinin Minneapolis kentinde elleri kelepçelenerek yüz üstü yere yatırılan George Floyd, polisin ellerini arkadan kelepçelenerek yere yatırıp boynuna diziyle basması sonucu nefessiz kalarak öldü.

Olayın yaşandığı anda çevrede bulunan insanlar polise tepki göstererek olayı görüntülediler. Bu görüntüler sosyal medya da yayınlandı. Videoda siyahi adamın polis aracının yanında yüz üstü yere yatırıldığı görülüyor. Beyaz bir polisin boynuna diziyle sert şekilde bastırdığı Floyd defalarca “Nefes alamıyorum” diyor. Siyahi adamın “Bunlar beni öldürecek” dediği de duyuluyor. Çevredekilerin “Zaten yakaladınız, en azından bırakın nefes alsın” ve “Onu şimdiye kadar arabaya koyabilirdiniz, size karşı koymuyor bile” tepkilerine rağmen polis işkenceye devam ediyor.

“Burnu kanıyor”, “Kendinden geçti”, “Onu boğuyorsunuz” ve “Nabzını kontrol edin” uyarılarına ise diğer polis “Uyuşturucu kullanmayın çocuklar” yanıtını veriyor. George Floyd bilincini kaybedip hareketsiz kalmasına rağmen boynuna bastırmaya devam eden polis, “Bundan keyif alıyorsun, vücut dilinden anlaşılıyor” diyen çevredekileri biber gazı sıkmakla tehdit ediyor.

ABD’de polisin gözaltına alırken boğarak öldürdüğü George Floyd için yoğun eylemlikler yapıldı. Polis merkezini basan kitle polis araçlarını tahrip etti. Yapılan eylemlerde Floyd’un katledilirken söylediği “Nefes alamıyoruz” (We can’t breathe) yazılı dövizler taşındı. Polisin eylem yapan halka saldırması üzerine çatışmalar çıktı. Halk polis araçlarını taşladı.

Tüm bunlar yeni süreç denen bu sürecin sert çatışmaların yaşanacağı, baskı ve şiddetin ön planda olacağını gösteriyor. Dünya genelinde halklara karşı tırmandırılan savaş ve hak gasplarına karşı hızla örgütlenmek ve mücadeleyi yükseltmekten başka bir çözüm yoktur. “Boğuluyorum” çığlığına yanıt olmak ve bu katiller sürüsünü kendi şiddetlerinde boğmaktan başka yol yoktur.

28 Mayıs 2020

Önceki İçerikCOVID-19: BÜYÜK RESMİ YA DA DEKADANS…
Sonraki İçerikHaziranları Devrime Evriltmenin Taktik Gerekleri