Yaşasın 1 Mayıs işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü

Emekçi halklarımız

1 Mayıs’ta sömürücülerden, faşizmden hesap sorma, özgür, sömürüsüz bir dünyanın kavgasını büyütme günüdür.

İşçiler, emekçiler, kadınlar, gençler, ezilen, yok sayılan halklar, faşizm karşısında mücadele ederek, direnerek, savaşarak kazanacağız!

Faşizm sırtını dayadığı emperyalist devletlerin yardımıyla her geçen gün bizlere daha çok baskı, zulüm, yokluk, yoksulluk dayatmakta. Pandemi koşulları bahane edilerek emeğiyle geçinenleri daha çok yokluğa sürüklerken hizmetkârı olduğu patronlar kârlarına kâr katmakta. Çıkardıkları kod 29 yasası ile hak arayışında olan emekçileri sokaklara terk etmekte. Her geçen gün iş cinayetleri ve yokluğun dayattığı yaşam karşısında geçinemeyenlerin intiharları artmakta.

Toplumun en aydın ve dinamik kesimi olan gençliği, sindirmek, teslim almak için tüm saldırganlığını sürdürmekte, üniversite kapılarına kelepçe takmakta…

Direngen ve boyun eğmez tutumuyla öne çıkan kadınlar… Bu dinci faşist iktidarın zihniyeti Rojava ve Şengel’den tanıdığımız Daiş’in ta kendisidir. Bu sebeple sizin direnişiniz, boyun eğmez, teslim olmaz iradeniz onları ürkütmekte. İstanbul sözleşmesinden çekilmesi, kadın kırımlarının her geçen gün artarak devam etmesi bundandır.

Tutsak aldığı ve zindanlara attığı devrimci ve muhaliflere karşı her türlü baskı ve hak gaspı en üst boyutta uygulanırken, devrimci tutsaklar faşizmin zindanlarında bu teslim alma politikaları karşısında can bedeli direnişi sürdürüyorlar.

Bugün Emperyalist Kapitalist sistem, yapısal çok yönlü krizleriyle birleşerek artan Emperyalist rekabet ve yürüttüğü kirli savaşlarla dünya halklarına ölüm ve yıkım kusmaya devam ediyor.

Emperyalizm-Kapitalizm, diğer taraftan, sadece bağımlı kapitalist ülkelerde değil, Kapitalizmin “ileri” olduğu ülkelerde de azami kârlar devşirmek için, işçilerin, emekçilerin üzerindeki emek sömürüsünü ağırlaştırıyor.

Bu çerçevede, işçi sınıfının tarihsel kazanımlarına dönük kapsamlı saldırılar geliştiriliyor. İşçilerin en temel hakları bile ellerinden alınmak isteniyor. Sendikal ve siyasal örgütlenmeleri, söz söyleme özgürlüğünü yok etmek istiyorlar.

Bütün bunların toplamında, bir taraftan dünya proletaryası ve ezilenleri çeşitli ülkelerde mücadeleyi daha sert koşullarda yükseltiyor. Emperyalistler krizleri karşısında yeniden paylaşım savaşları insanlığın yıkımına yol açmakta, buna rağmen bu bölgelerde halkların direnişi kararlılığı da büyüyerek ilerliyor.

Öyleyse 1 Mayıs’ta dünya proletaryası ile birlikte kenetlenerek Emperyalist-Kapitalist sistemin ve onun beslemesi olan faşist iktidarlara karşı, topluma zehir saçan ırkçılığa, şovenizme, erk zihniyete teslim olmayıp, onlara sınıf gücümüzü gösterme günüdür 1 Mayıs.

1 Mayıs Proletarya enternasyonalizmin ete kemiğe bürünmesidir.

1 Mayıs dünyanın bütün işçilerinin, ilk kez güçlerini ortak ve somut bir mücadele talebi etrafında birleştirmesidir.

Ülkemizde de Türk, Kürt, Ermeni, Süryani, Arap, Pontus, Alevi…. İşçileri, dünyanın bütün işçileri ve ezilenleri ile birlikteyiz.

1 Mayıs’ta Enternasyonali yüzlerce ayrı dilden, ama hep bir ağızdan söyleyeceğiz.

1 Mayıs’ta çürümüş kapitalizmin dünya halklarına yıkımı dayatan krizlerinin ortasına enternasyonalizm bayrağını dikeceğiz. Yaşasın Sosyalizm sloganını hep birlikte haykıracağız.

Yüz milyonlarca işçi ve emekçi, ortak acılarımız, ortak özlemlerimizle 1 Mayıs meydanlarında buluşacak, birbirimizin mücadelesini selamlayacak, birbirimize sahip çıkacağız.

Sınıf düşmanlarımızdan birlikte hesap soracağız. 1886 Şikago da ölümsüzleri için, ülkemizde 1 Mayıs’lar da verdiğimiz şehitlerimiz için. Ortadoğu’daki barbarlığa karşı savaşan Rojava ölümsüzleri için, devrim ve Sosyalizm için toprağa düşmüş tüm ölümsüzlerimiz için de hesap soracağız!

Ve birlikte büyüteceğiz kavgamızın umudunu; umudumuzun kavgasını.

İşçilerin, kadınların, gençlerin, tüm insanlığın tek kurtuluşunun Sosyalizm olduğu gerçeğini onların yüzüne hep birlikte haykıracağız.
Onlara bir kez daha 1 Mayıs’ın, sendikalı- sendikasız, vasıflı- vasıfsız, çalışan- işsiz, siyah- beyaz, kadın- erkek işçilerin, farklı ulus, din ve mezhepten işçilerin, emeğin ortak davasında birleşmesinden doğduğunu hatırlatacağız.
Buradan doğru; En zorlu koşullarda, en ağır faşist baskı ve yasaklar altında bile boyun eğmemenin, geleceği örgütlemenin adıdır 1 Mayıs.

Gerek ülkemizde gerekse dünya çapında sınıf düşmanları yaşanan pandemi koşullarını bahane ederek bizlerin 1 Mayıs’ı alanlarda kutlamamızı engellemek için elinden geleni yapmaktalar. Bunlara baş eğmeden bulunduğumuz her yeri 1 Mayıs’ın kızıllığına çevirmek bizlerin görev ve sorumluğudur.

1977 1 Mayıs’ında gerçekleştirdikleri katliama ve aldıkları canlarımızın katilleri 1 Mayıs şehitleriyle kızıllaşan Taksimi yine bizlere yasak alan haline getiriyorlar. Şehitlerimize verdiğimiz söz ve 1 Mayıs’ın kızıllığıyla asla ama asla Kızıl Taksim şiarımızdan vaz geçmeyeceğiz. Her 1 Mayıs’ta yüreklerimiz 1 Mayıs şehidi M. Akif Dalcının elinde ki taştır. Onun türküsüdür dilimizde ‘O gün yüreğimizde mavzer / Güneş kırmızı yakıyor / Beş bin kardeş yürüyor güneşe / Mehmet kavgayı öğretiyor’ sözleri kavgamızdan, yüreğimizden, dilimizden düşmeyecek.

Bir kez daha tarih gösterdi ki barikatları parçalamanın biricik yolu israr ve direniştir. İşte 2009 27 Nisan’ında Bostancı’da komutan Orhan Yılmazkaya yoldaşın sergilediği destansı direniş sayesinde, 1 Mayıs’ta işçiler, emekçiler ve Türkiyeli devrimci gençler Taksim alanını zapt ettiler. 

Unutmayalim ki, yaşanan tüm olumsuz koşullara rağmen devrimci bilinç ve iradeyle tıpkı dünya işçi sınıfı tarihinde birçok 1 Mayıs’ta zor koşullara meydan okuyarak, geri duran geniş kitleleri harekete geçirmenin ilk kıvılcımı olmuştur. İşte bu bilinç ve karalılıkla 1 Mayıs’ta mücadeleye sarılmalıyız,

1 Mayıs sınıf mücadelesinin nabzı, kalk borusu, seferberlik komutudur. Ne “bahar bayramları” ne barış papazları gördük biz. Dudaklarımızda alaycı bir gülümseme, dünya proletaryasının geleneksel 1 Mayıs sloganı ile yanıtladık onları: “Kavga sürüyor!”

Yaşasın İşçi Sınıfının Birlik, Mücadele, Dayanışma Günü 1 Mayıs!

Yaşasın Proletarya Enternasyonalizmi!

Yaşasın Sosyalizm!
Yaşasın Halkların Kardeşliği, Mücadele Birliği!

Bijî 1 Gulan!

Bijî Biratiya Gelan, Yekitiya Têkoşînê!

Կեցցէ՛ 1 Մայիս!

20 Nisan 2021

Devrimci Karargâh

Önceki İçerikCudi’den Yıldız Kaydı
Sonraki İçerikÖrnek Komutan Sinan Dersim ölümsüzleşti. Ölüm adın kalleş olsun.