Deli bir ırmak gibi akmalı
Adına yaşamak dediğimiz sarsıntılar
Sarsıntılar kalmalı anılar diye
“Birçok arkadaşımız öldü, birçoğu sakat kaldı. (…) Ancak bundan yakınmıyoruz. Ödediğimiz ve ödeyeceğimiz bu bedellerin gerekli olduğunu biliyoruz. İnsani değerleri koruma ve emekçi halklarımızın (…) mücadelesini zafere ulaştırmadaki kararlı uğraşımız, şanlı direnişimiz, geleceğin özgür ve demokratik Türkiye’sini muştulayan gücümüz, övünç ve gurur kaynağımızdır.” (SİNAN KUKUL)
Sinan yoldaşında ifade ettiği gibi, bir mücadele yoldaşımızı, emekçi, fedakâr, mütevazi bir devrimciyi daha yitirdik…
Brüksel’de yaşamını yitiren Hasan Hüseyin Dinler cumartesi yapılan bir uğurlama töreniyle Türkiye’ye uğurlandı. 2 Ağustos günü de İstanbul’da defnedildi.
Yaşamı devrim mücadelesi içinde geçen mütevazi, emekçi Hasan Hüseyin Dinler (Köylü) 1989 yılından beri mücadelenin içinde yer alarak, GOP-KAD, GAZİ-DER ve SUL-KAD gibi derneklerde görev alarak sorumluluk üstenmiş ve 1992 yılında eğitim amaçlı Ortadoğu’da bir süreliğine bulunduktan sonra, tekrar ülkeye dönerek mücadeleye devam etti. Devrimci mücadelesini sürdürürken, 1995 yılında tutsak düştü, Devrimci Sol davasında yargılandı.
Türkiye zindanlarında 10 yıl mahpus yattığı süre içerisinde uzun süre açlık grevleri içinde yer aldı ve “Hayata Dönüş” Operasyonu’ndan sekiz ay sonra Kandıra F Tipi zindanına getirildiği ilk 10 ayında tek kişilik hücrede kaldığı süre içerisinde umudu ve direnişte geri adım atmadı.
2005’te mahpustan özgürlüğüne kavuşunca, hiç vakit geçirmeden yine Toplumsal Dayanışma Ağı dernek çalışmalarında aktif olarak görev ve sorumluluk üstlendi. Ancak aldığı cezanın onaylanması üzerine sürgüne çıkmak zorunda kaldı. Çıkmak zorunda kaldığı Avrupa’da önce İspanya’da Türkiye’de yargılandığı eylemlikler nedeniyle tutuklandı. Ardından gittiği İsviçre’de aynı gerekçelerle tutuklanan Hasan Hüseyin Dinler burada 50 günlük açlık grevi yaparak protesto etti. Uzun süre Avrupa’da kaçak yaşamak zorunda kalan Hasan Hüseyin Dinler mücadeleden hiç kopmadı. Her koşulda, her olanak ve fırsatı değerlendirerek mücadeleye devam etti. Brüksel’de faşistlerin Kürt yurtseverlerine yönelik düzenlediği saldırıda yaralandı.
Son 5 yılını Brüksel’de geçiren Hasan Hüseyin Dinler gerek ülkede yaşadığı tutsaklık süreci ve gerekse Avrupa’da yasadığı tutsaklık süreçleri nedeniyle çeşitli hastalıklara yakalanmış ve iyice yıpranmıştı. 25 Temmuz’da evinde geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi.
Onunda bir kez sevda düşmüştü yüreğine. Hele kavganın sevdasıysa düşen, hele bir kez tutkulu bir sevdayla bağlanmışsan halkın umuduna ve geleceğe, engel tanımaz bilinçler. Yenilmeyecek zorluk, aşılmayacak engel yoktur diyenlerdendi. Hasan yoldaş mücadele, fedakârlık ve azim ile geçen yaşamı 48 yaşında bize veda ederek geride bizlere mücadelesini yaşatmayı bıraktı.
Belçika’dan Türkiye’ye uğurlanan Hasan Dinler, Gazi’de yapılan bir anma ile Sarıyer mezarlığında sonsuzluğa uğurlandı.
Hasan Hüseyin Dinler yoldaş yüreğimize büyük bir sızı bırakarak aramızdan ayrıldı. Ancak onun bizlere bıraktığı miras, mücadelede ısrar ve yılmaz çaba, fedakârlığı ile mücadelemizde daima yaşayacak….
Güle güle Hasan yoldaş, mücadelen ve ideallerin bizlere emanet, onları zafere taşıyacağız, yıldızlar yoldaşın olsun …