ROJAVA İÇİN AYAĞA KALK

Tüm varlığını Kürt halkı ve Rojava devrimi düşmanlığı üzerinden şekilleyen faşist sömürgeci Türk devleti kan, gözyaşı, işgaller peşinde.

Varlığını Kürt düşmanlığı üzerinden şekilleyen faşist Türk devleti hamisi olduğu DAİŞ’i kurtarmak için Rojava’ya saldırıyor. Bu saldırının Rojava devrimi, 6-7 Ekim Serhildanı ve Kobanê Özgürleşmesi yıldönümüne denk gelmesi tesadüf değil.

Uluslararası emperyalist güçlerin onayı ile bölgeyi bir kez daha kan gölüne çevirmek isteniyor. Özgür Rojava’yı köleleştirme, Kürt halkının statü sahibi olmasını engellemek, sömürgecilik hegemonyasını pekiştirme ve yayma peşinde.

Rojava’ya saldırı Türkiye halklarına, kan, katmerleşen sömürü, yokluk-yoksulluk olacaktır. ‘’Bir merminin fiyatını biliyor musunuz’’ diye soran faşist Şef, tüm bu savaşın faturasını emekçi halklara çıkaracaktır.

Faşist devlet işgalcilik, sömürgecilikle halklarımıza yeni acılar çektirme peşinde. Rojava’ya gidecek olan, ölecek olan yine emekçi halkın çocukları olacaktır. Öldürmeye gittiği ise kendi toprağına, yaşamına, özgür eşit yaşam kurma çabasında olan Kürt, Arap, Süryani, Ezidi, Ermeni, Türkmen halklarıdır.

Halkların birbiriyle sorunu yoktur. Bunun için faşist Türk devletinin sömürgeci, işgalci suçuna ortak olunmamalı, seyirci kalınmamalıdır. Bu savaş halklarımızın değil, kârlarına kâr katma peşinde olanların. Bu savaş, faşist diktatörlüğün işgal, hegemonya savaşıdır. Bu savaş halkların özgürlük, eşitlik, bir arada yaşama talebini yok etme savaşıdır.

Bu savaşa karşı durmak; işgale, faşizme, sömürgeciliğe karşı ayağa kalkmak, herkesin geleceğine, yaşamına sahip çıkmasıdır.

Bu savaşa karşı çıkmak; besleyip büyüttükleri ve insanlığa büyük acılar yaşatan DAİŞ’in yeniden var edilmesine karşı çıkmaktır.

İnsanlığa büyük acılar çektiren, diri diri yakan, kelle kesen, kadınlara en büyük zulmü yaşatan, pazarlarda onları eşya gibi satan zihniyeti kurtarma derdindeler. DAİŞ hamisi faşist Erdoğan yavrusunun beceremeğini şimdi kendisi tamamlama peşindedir.

Bu savaş, başta Türkiye olmak üzere, tüm bölgeyi bataklığa, karanlığa gömme, halkları köleleştirmesi demektir. Kürdüyle, Türküyle, Arabı, Süryanisi, Alevisi, Ermenisi, Türkmeni, Ezidisi ile bir bütün olup, sömürgecilik, işgal ve kölecilik karşısında kenetlenip geleceğimize sahip çıkmanın tarihi fırsatını değerlendirmeliyiz.

Yüzyıllardır bir bütün olarak coğrafyamızda uluslararası emperyalist güçler ve onun yerli faşist, gerici rejimlerinin hakimiyetine son vermek için, Rojava işgaline karşı, Rojava devrimi ve onun yarattığı değerlere sahip çıkmak, yaşatmaktan geçmektedir.

Tüm dünya ezilen, sömürülen devrimci, ilerici güçleri dün Kobanê’nin özgürleşmesi için nasıl kenetlendiysek, bugün de yine enternasyonal temelde Rojava işgaline karşı kenetlenme ve gerici güçler karşısında birlik olma zamanıdır.

Bunun için işgale, sömürgeciliğe, faşizme karşı her alanda ayağa kalkma, geleceğimizi kendi elimize almalıyız.

Bijî Berxwedana Rojava!

Devrimci Cephe

7 Ekim 2019

Önceki İçerik‘Savaşımız özgürlük, onur ve insanlık savaşıdır, yorulmaz’
Sonraki İçerikFırat’ın doğusunda Türkiye’yi ne bekliyor?