Faşizme ve emperyalizme karşı hayır cephesini büyütelim

Türkiye’de herkes biliyor ki başfaşist Erdoğan ve AKP adil ve gerçek bir referandumun sonucunu kabul etmeyecektir. AKP-IŞİD faşizmi son yapılan genel seçimde işçi sınıfına halklara ve tüm muhalefete karşı faşist terörün her türünü kullanarak meclisi işgal etmiştir. Bir yönüyle 2015 Kasım seçimlerinde burjuva parlamentosu TBMM’nin fiilen ilga edildiğini belirtebiliriz.Bu nedenle mevcut burjuva anayasasını çiğneyerek, hiçe sayarak meclis koltuklarını gasp edenlerin parlamentoyu ortadan kaldırmak için bütün güçleriyle saldırmaları kendi faşist politikaları açısından çelişik değildir.Faşist parti başkanlık referandumunda da aynı siyasetini ve terör yöntemlerini devam ettirecektir. Referandumda “Hayır” çıkmaması için tüm faşist terör yöntemlerini kullanacak ve kendi işine gelmeyen yasa ve kurallara uymayacaktır.Türkiye bugün başfaşist Erdoğan’ın fiilen ve yasadışı başkanlık yürüttüğü koşullarda başkanlık referandumuna gitmektedir.

 

AKP-IŞİD faşizmi halka “Ben iktidarı zaten zorbalıkla ele geçirdim. O ve yahut bu şekilde bu durumu onaylayacaksınız.” dayatmasını yapmaktadır. referandumdan “Evet” çıkmaması durumunda AKP halkı “istikrarsızlıkla” faşist çeteleri ortaya salmakla, savaşla ve benzerleriyle tehdit etmektedir. Bugüne kadar faşist parti bu ve benzeri tehditlerinin boş olmadığını hepsini ve daha fazlasını gerçekleştirebileceğini göstermiş oldu. Diğer taraftan işçi sınıfı ve halklar burjuva parlamentarizminin ne kadar çürük, gerici ve anti-demokratik bir düzenek olduğunu gördüler.Burjuva parlamentosunun işçi sınıfının ve halkların düşmanı sömürü düzeninin çarklarından biri olduğu AKP iktidarı döneminde en yüksek derecede alenileşmiştir. Bir yönüyle AKP-IŞİD faşizmi bu “Domuzlar ahırının” pislik ve sahtekarlık yuvasının, burjuva parlamenter sistemin ürünüdür. Sonuç olarak AKP kapitalist devlet hayvanatının muhalif kesimine “Beni siz yarattınız-pislediniz, şimdi de yiyecek ve bünyenizde kabul edeceksiniz.” demektedir.

 

Faşist parti tarafından dayatılan başkanlık referandumu da pislik, sahtekarlık, zorbalık, zulüm, sömürü üreten burjuva parlamentarizminin bir oyunudur. Budala olmayan herkesin bildiği gibi bu tiyatronun son sahnesi de AKP-IŞİD faşizmi tarafından “Başkanlığa Evet” olarak yazılmıştır. Başkanlık referandumu işçi sınıfına ve halklara dayatılan sonucu şimdiden belli bir oyundur.

 

Faşist partinin bu oyunu faşizme ve emperyalizme karşı olan herkes birleşir ve topyekün mücadeleye başlarsa bozulabilir.Böyle bir mücadelenin başlangıç momenti AKP-IŞİD faşizmini tümüyle reddetmek-kabul etmemektir. AKP-IŞİD faşizmi insanlığa karşı işlemiş olduğu suçların, hırsızlıkların, sahtekarlıkların ve benzerlerinin üzerini örtme zorunluluğu gereği dayattığı başkanlık referandumuyla, aynı zamanda kendisininde içine yuvarlanabileceği bir kuyuyu kazmıştır. Başfaşist Erdoğan ve AKP her şeyi ele geçireyim derken her şeyi kaybedebilecekleri bir sürecin içine girmiştir.

 

Bu sahte başkanlık referandumunun önceden AKP tarafından belirlenmiş sonucunun hiçbir önemi ve geçerliliği yoktur. Bu sürecin sonucunda hiçbir şekilde AKP-IŞİD faşizmini ve başfaşisti onaylayan “Başkanlığa Evet” kazanamayacaktır. Faşizme ve emperyalizme karşı hayır hareketi aktive olmuştur ve devrimin zaferine doğru bir adım daha atılmıştır. Türkiye işçi sınıfının ve halkların “Faşizme geçit yok” şiarı bugün “Başkanlığa Hayır” sloganında vücut bulmaktadır. AKP-IŞİD faşizmine karşı nihai savaşa umutla, eşitlikle, adaletle ve özgürlük gücüyle silahlandık-hazırız. AKP-IŞİD faşizmini mutlaka ezeceğiz  ve zalimlerin saraylarını başlarına yıkacağız.

 

Ulaş Bayraktaroğlu

26 Ocak 2017

 

Önceki İçerikHBDH Amed Komitesi’nden eylemler
Sonraki İçerik“Sorular cevaplar: Yüzleşme”